Çamaşır deterjanı, bulaşık deterjanı, sıvı sabun, yüzey temizleyici, yağ çözücü, ahşap temizleyici, çamaşır suyu, banyo temizleyici, cam temizleyici, arap sabunu, tuvalet (WC) temizleyici gibi pek çok temizlik maddesini hemen her gün evlerimizde kullanıyoruz. Peki evimize aldığımız, her gün tenimize direkt temas eden giysilerimizi yıkadığımız, kaçınılmaz olarak çocuklarımızın da dokunduğu, kullandığı bu ürünler ne kadar sağlıklı? Bu konuda neler biliyorsunuz?
Kendi sağlığımız konusunda nedense biraz daha umursamaz olduğumuz acı bir gerçek. Peki çocuklarımızın ve/veya bebeğinizin sağlığı konusunda çok daha hassas olduğumuzu kim inkar edebilir?
Hamilelik ve lohusalık dönemlerinde bu klasik temizlik ürünleriyle temasın solunum ve direkt cilt yoluyla kana karışan toksik ve kimyasal maddelerden dolayı daha tehlikeli olduğunu, hatta artık biraz daha hareketli olan küçük çocuklarınızın klasik zararlı kimyasallar içeren bu tarz deterjanlarla temasının hassas citleri ve genel sağlıkları açısından daha riskli olduğunu biliyor musunuz?
Bu yazıda sizlerle önce genel olarak deterjanlardan ardından da organik deterjan ürünlerinden bahsetmek istiyoruz. Aileniz, sevdikleriniz ve başta da kendiniz için en sağlıklı ürünleri seçmenize umarız yardımcı olabiliriz.
Deterjanlar Nasıl Çalışır?
Tüm temizlik maddelerinde asıl işi “yüzey aktif maddeler” yapar. Bu maddeler suda ve organik maddelerde çözünebilen ve çözünemeyen maddeleri bir arada bulunduran kimyasal çözeltilerdir. Surfaktan (Surface active agent) da denilen bu çözeltiler önce köpük oluşturup kiri söker ve daha sonra bu kiri su içerisinde hapsederek yıkanan ürüne geri dönmesini engeller. Yüzey aktif maddeler anyonik, katyonik, noniyonik veya amfoterik olabilir. Kimisi daha çok temizlik ürünlerinde kullanılırken kimisi de yumuşatıcı veya çamaşır sularında kullanılır. Hatta özellikle katyonik maddeler son derece toksik olmasından dolayı her türlü gıda ve kozmetikte kullanımı yasaktır.
Klasik Kimyasal Deterjanların Tehlikeleri Nelerdir?
Hayatımızda çok önemli bir kolaylık sağlamakla birlikte bu tarz kimyasallar insan hayatı ve çevre için son derece zararlıdır.
Doğada kolay kolay eriyemedikleri için zararlı bir çevresel atıktır. Akarsu ve denizlere karışarak balıklardan başlayıp pek çok canlıyı hatta insan hayatını tehdit eder. Organik ve doğal deterjan ürünlerinde ise böyle bir tehlike görülmez.
Bu tarz deterjanlar sadece mikroplara zarar vermekle kalmaz. Mikrop – insan ayrımı yapamadıkları için insanların da akciğer, karaciğer, cilt ve beyin gibi organlarında hücre ve doku düzeyinde kalıcı hasarlar bırakır. Hipoallerjenik yapıda olmadıkları için bağışıklık sisteminde aşırı tepki oluşması ile karakterize allerji ve reaktif hava yolu (astım) gibi hastalıklara sebep olurlar.
Üstelik bol suyla durulayarak bu kimyasallardan kurtulmak da mümkün değildir. Çünkü her türlü kimyasaldan kurtulmak için çamaşırları 8 ton, bulaşıkları 6 ton suyla durulamak, şampuan kimyasal artıklarından kurtulmak için ise yaklaşık 2 ton suyla durulanmak gerekir ki; bu pratikte imkansızdır.
Klasik deterjanlar sadece temizleme amacıyla içlerine konan maddelerle değil; koku verme, yumuşatma amacıyla gibi farklı sebeplerden dolayı da pek çok kimyasal içerir. Bu kimyasallara uzun süre ve sık sık maruz kalındığında kansere yol açtığı da görülmüştür.
Çamaşır veya bulaşık detarjanları çok da dolaylı olmadan, yani bu ürünlerle yıkanan giysiler ve mutfak malzemelerine dokunarak etkileşime girdiğimiz ürünlerdir. Onlar bile bu kadar tehlikeliyken ;şampuan, sıvı el sabunu gibi cilde tam ve doğrudan temas eden ürünlerin verebileceği zararı tahmin etmek çok zor olmasa gerek.
Organik Temizlik Ürünleri Neden Tercih Edilmeli ?
Organik temizlik ürünlerinin hepsinde (ör: deterjanların) kullanılan ‘’ yüzey aktif madde’’ bitkiseldir. Bu noktada bir detaydan bahsetmek gerekir. Organik deterjan üretiminde su da kullanılır. Su organik bir madde olmadığı için bitkisel veya organik deterjan ürünleri teorik olarak 100% organik değildir. Ancak ürünün içeriğinde kullanılan diğer maddeler (örneğin organik zeytinyağı, organik lavanta) organiktir.
Bir deterjana organik denmesi için içerdiği kimyasalların belirli sınır değerlerin üzerine çıkmaması gerekir (çoğunlukla % 5-10). Tabi ki üretim esnasında kullanılacak bu kimyasallar seçilirken olası en az zararlı olanlar tercih edilir. Dolayısıyla çok daha az oranda kimyasal maddeye temas ederek, bitkisel ürünlerden elde edilmiş deterjanlarla hem sağlığınızı hem de çevreyi koruyabilirsiniz.
Organik Deterjan Markaları Nelerdir?
Sonett, EcoS3, Desert Essence, Miss W ve Seventh Generation sitemizde de ürünlerine erişebileceğiniz, kullananların son derece memnun olduğu markalardan.
Organik Deterjan Aldığınızdan Nasıl Emin Olabilirsiniz?
Uluslararası sertifika kuruluşları her türlü deterjan ve kişisel bakım ürünlerinin içeriklerini analiz ederek belirli sertifikalar veriyorlar. Organik deterjan konusunda en güvenilir kurumlar ise USDA Organic, Ecocert Organic, NaTrue gibi sertifika kuruluşları. Satın almayı düşündüğünüz ürün bu sertifikalardan bir veya birkaçına sahipse içiniz rahat bir şekilde kullanabilirsiniz.
Bu sertifikalara sahip olmayan ancak yine de üzerinde “bitkisel” yazan bir ürün almayı düşünüyorsanız o ürün organik değil, büyük ihtimalle ekolojiktir. Başka bir deyişle; çevre adına duyarlı bir alışveriş yapmış olursunuz, ancak kişisel sağlığınız açısından beklediğiniz düzeyde faydayı göreceğinizi söyleyemeyiz.
Bir başka ayırt etme kriteri ise ürünlerin raf ömrüdür. Normal şartlarda piyasada satılan ürünlerde uzun ömürlü olması için koruyucu kimyasallar kullanılır. Organik deterjan ürünlerinde ise koruyucu kimyasallar ya kullanılmaz ya da sahip olduğu sertifika standartlarına uygun olarak çok düşük oranlarda kullanılır, dolayısıyla organik deterjanların raf ömrü daha kısadır.